Patent ihlali davalarında karşılaşılan sorunlardan iki tanesi çok önem arz eder
- Patent tescilinin koruma kapsamı, sınırı,
- Patent ihlalinin var olup olmadığıdır.
Patent tescilinin koruma kapsamı 551 Sayılı KHK 83. maddede açıklanmıştır.
Buna göre korumanın ana kapsamı İSTEMLER kısmında belirtilen özellikler olup İstemlerin yorumunda tarifname ve şekillerden faydalanmak mümkün olsada istemlere belirtilenden daha fazla koruma sağlamaktan kaçınmak gerekir.
Oysa uygulamada konusunda yetkin olmayan Bilirkişilerin oluşturdukları raporlar nedeniyle özellikle ihtisas mahkemesi olmayan yerel Asliye Hukuk mahkemeleri istemlerde belirtilenden çok daha fazla korumaya sebebiyet vermektedirler.
Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında “fiilen üretilen ürünler dikkate alınarak ihlal değerlendirmesi yapılması” kuralı sakatlığın ana nedenidir Çünkü Çoğu zaman patent sahibi olarak sunulan numune ürün, patentte ifade edilen teknik çizim ve teknik özelliklerden farklı olmaktadır.
Bu durumda numuneler karşılaştırılarak yapılacak değerlendirmede patent tescil kapsamının dışına çıkılmaktadır fakat mahkemeler Yargıtay içtihatlarına direnememektedirler.
Diğer bir sorunda Eşdeğer unsur değerlendirmesinde yaşanmaktadır.
Ülkemizde eşdeğer unsurun oturmuş bir tanımı bulunmamaktadır, en yaygın tanım “yerine kullanıldıkları unsurla aynı yolla, aynı sonucu doğuran farklı unsurlar” olarak ifade edilmektedir.
Oysa Avrupa ülkelerinde ihtilafa yer bırakmamak adına eşdeğer unsur net çizgilerle belirtilmiştir.
Değerlendirmede ana kıstas, teknik alanda uzman kişinin teknik problemi eşdeğer unsurları kullanarak çözüp çözemeyeceğidir.
Patent hakkını ihlal edildiği düşünülen çözüm şekli, teknik yapısı ve problemi çözerken yarattığı etki bakımından patent konusu buluşla aynı ise patent ihlal hakkı ihlal edilmiş sayılır.
Bu değerlendirme hukuksal ihtilaflarda özellikle Bilirkişi değerlendirmelerinde son derece geniş yorumlanmakta adeta her yenilik, değişiklik eşdeğer unsur olarak yorumlanmaktadır.
Oysa ki her değişiklik eşdeğer unsur olarak ifade edilemez hatta söz konu buluş son derece basit ve bilindik bir çıkarımdan yola çıksa dahi doğrudan eşdeğer unsur olarak kabul edilmemelidir.
Zira patent başvurusu yapılırken TEKNİĞİN BİLİNEN DURUMU ile ÇÖZÜLMEK İSTENEN SORUN kısmında olası eşdeğer unsurlar ifade edilebilinir!
Patent başvurusunda, başvuru sahibi olası ve aşikar eşdeğer çözümlere de yer vermelidir!
Patent sahibinin dahi ön göremediği bir pratik çözümün ilerleyen aşamada başkası tarafından uygulanması eşdeğer unsur olarak yorumlanmamalıdır, teknolojik ilerleme pratik çözüm olarak kabul edilmeli ve korunmalıdır.
İlaç sektöründe eşdeğer unsur kısıtlı kullanılmalı, titizlikle incelenmelidir.
İlaç sektöründe eşdeğer unsurun kabulü için asıl unsurun ve eşdeğerin analog olması gerekir yani karşılaştırılan özelliklerin kökeninin aynı ve ortak olması şarttır.
İlaç alanında eşdeğer unsur değerlendirmesinde yaşanan en önemli sıkıntı da karşılaştırılan unsurların laboratuvar testleri ile tıbbi test sonuçlarının elde edilmesidir zira her ikisi içinde zaman ve para gerekmektedir. ( Marka ve Patent Vekili Av. Murat Eltutan)
Patent Başvurusu veya Patentten Doğan Koruma Kapsamı ve istem veya istemlerin Yorumlanması
Madde 83 – Patent başvurusu veya patentten doğan korumanın kapsamı istem veya istemler ile belirlenir. İstem veya istemler tarifname ve resimler esas alınarak yorumlanır.
İstem veya istemler, bir yandan patent başvurusu veya patent sahibine hakkı olan korumayı sağlayacak ve diğer yandan üçüncü kişilere de korumanın kapsamı açısından makul bir düzeyde kesinlik ifade edecek şekilde birlikte yorumlanır.
Patent başvurusu yapılmış olan beşeri, veteriner ve zirai ilaçların imalat ve satış ruhsatlarının tasdiki için ilgili makamlarca talep edilen ve yaratılmaları ve birikimleri önemli bir gayret ve masraf gerektiren ve sahipleri tarafından umuma açıklamamış olan bilgi ve test sonuçları talep sahibi makam tarafından gizli tutulur. Bilgi ve test sonuçlarını talep eden makam bunların haksız kullanımının önlenmesi için gerekli tedbirleri alır.
İstem veya istemler, kullanılan kelimelerle sınırlı olarak yorumlanamaz. Bununla beraber, patent başvurusu veya patentten doğan koruma kapsamının tesbitinde istem veya istemler, buluşu yapan tarafından düşünülen fakat istem veya istemlerde talep edilmeyen, buna karşılık ilgili teknik alanda uzman birkişi tarafından tarifname ve resimlerin yorumlanması ile ortaya çıkacak özellikleri kapsayacak şekilde kabul edilmez.
Patent başvurusu veya patentten doğan koruma kapsamının belirlenmesinde tecavüzün varlığının ileri sürüldüğü tarihte, istem veya istemlerde belirtilmiş unsurlara eşdeğer nitelikte olan unsurlar da dikkate alınır.
Tecavüzün varlığının ileri sürüldüğü tarihte, eşdeğer unsur, esas itibariyle aynı işlevi görüyorsa ve bunu aynı şekilde gerçekleştiriyorsa ve istem veya istemlerde talep edilen unsur ile aynı sonucu ortaya çıkarıyorsa, genel olarak istem veya istemlerde talep edilen unsurun eşdeğeri olarak kabul edilir.
İstem veya istemlerin kapsamını belirlemek için patentin verilmesi ile ilgili işlemler sırasında veya patentin geçerliliği süresince, koruma kapsamının belirlenmesinde patent başvurusu veya patent sahibinin beyanları dikkate alınır.
Patent, buluşun işlev veya sonuçlarının örneklerini veya buluşun bir düzenlenmesinin örneklerini kapsıyorsa, istem veya istemler bu örneklerle sınırlanmış olarak yorumlanmaz. Özellikle, ürün veya usulün sahip olduğu ilave özelliklerin patentte açıklanan örneklerde bulunmaması, bu örneklerde bulunan özellikleri kapsamaması veya bu örneklerde belirtilen her amaç veya özelliği gerçekleştirememesi hallerinde, ürün veya usul istem veya istemler ile sağlanan koruma kapsamının dışında tutulmaz